alguersuari etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
alguersuari etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Ağustos 2009 Salı

Schumacher Veto Yedi

Felipe Massa'nın kazasının ardından Michael Schumacher, Valencia'da F1'e geri dönüyor biliyorsunuz. 2007'den beri herhangi bir yarışa katılmadı, geçen sene bir günlük test dışında da hiç F1 aracı kullanmadı Alman efsane. O yüzden biraz pratik yapması lazım. Ama bu sene gelen yeni bir kural ile sene içinde test yapmak yasak.

Bu yasak herşeyi kapsamıyor tabi ki, mesela genç pilotlar düz pistte aerodinamik testi yapabiliyor. Ferrari de bir yolunu bulup Schumacher'i piste çıkardı. Şu anda kullanılan direksiyona alışması için iki sene öncenin F2007'sine GP2 lastikleri takıp piste yolladılar. Kurallara aykırı bi tarafı yok bunun. Ama bir tek gün, bu senenin aracı ile test yaptırmak istiyor Ferrari. Bunun için de FIA'nın ve bütün takımların oybirliği ile izin vermesi lazım.

Açıkçası Ferrari'nin Ferrari, Schumacher'in de Schumacher olmasından dolayı bu izinin çok sorun olacağını zannetmiyordum. Ama dün ilk önce Williams, sonra da Red Bull ve Toro Rosso, bu isteği reddedeceklerini açıkladılar. Aslında çok da mantıklı bir sebep ile: Macaristan'da ilk kez yarışan Alguersuari, o zamana kadar hiç F1 aracı kullanmamıştı. Schumacher'e test izni verileceğine, daha fazla tehlike potansiyeli olan Alguersuari'ye izin vermek daha mantıklı dedi takımlar.

Kısaca, tarihin en genç pilotu, tarihin başarılı pilotunu alt etmiş oldu bir bakıma. Cilveli kader...

27 Temmuz 2009 Pazartesi

Macaristan'ın Ardından

Sadece pazar gününü ele alırsak, sanki eski günlerden bir esinti gibiydi. Hamilton'ın kazandığı, Raikkonen'in ikinci olduğu bir yarış, mesela geçen sene sıradan bir yarış olabilirdi. Bu sene ise Hamilton (ve Mclaren) ilk defa lider gittiler, podyuma çıktılar ve yarış kazandılar. Raikkonen'in ise yine sezon içindeki en iyi derecesi.

Bu senenin kahramanları ise bir adım geride kaldılar. Webber, 3. olarak az hasarla kapatsa da Vettel için son derece kabustu yarış. 2. başladı, daha ilk iki virajda 7.liğe düştü, sonra süspansiyon arızasından yarış dışı kaldı. Button'ın 8. başladığı yarış için eminim daha büyük umutları vardı , acısı da daha fazla olmuştur.

Brawn'ın sıkıntısı ise daha büyük. Red Bull, şanssızlıklardan dolayı puan kapamazken Brawn, sebepsiz bir şekilde yavaş. Eğer şampiyonlukları kaptırmak istemiyorlarsa bir yerlerden hız çıkarmaları lazım, hem de hemen. Lastik ısıtmadaki sorunlar, yine baş ağrıları oldu. Button, ancak 7. bitirebildi. Barrichello ise puan alamadı. 3 yarıştır ciddi bir form düşüklüğü var, Red Bull yakında yakalacak gibi duruyor.

Renault'nun haftasonu o kadar kötü geçti ki Flavio, bunu unutmak için 3 model birden ayartması lazım. Polden başlayan Alonso, hiç bir zaman galibiyet için umutlu değildi ama pitlerde lastiğin takılamaması ve yarışta fırlaması gibi utanç verici bir şekilde yarışı bitirememek de tam olarak planladığı gibi değildi muhtemelen. Üstüne üstlük, bu olaydan dolayı bir sonraki yarıştan men cezası aldılar. Karara itiraz ettiler ve muhtemelen de para cezasına çevrilir ama hoş diil. Muhtemelen Fransızlar için tek iyi olay, artık Nelsinho'dan kurtuluyor olmalarıdır. Daha iyi bir pilot ile daha iyi işler çıkarabilirler.

Kısa kısa başka notlar da var tabi. Toyota, başarılı stratejileri sayesinde iki pilotuyla da puan aldı; Rosberg'in formu yükselmeye devam ediyor; Alguersuari, ilk F1 deneyiminden başarıyla çıktı.

Ama ne olursa olsun bu yarışın haylaytı, Massa'nın yaptığı kazadır. Bu haftasonuna yıllar sonra bakıp bir sürü şeyin değiştiği haftasonu olarak anabiliriz kuvvetle ihtimal. Bu konu hakkında da ayrı bi yazı yazacağım. Şimdilik kısa kesiyorum o yüzden.

Bir sonraki yarış 1 ay sonra, Valencia GP'si. Takımlar, bir yaz tatili yaptıktan sonra Ispanya'daki sokak pistinde kozlarını paylaşacaklar ve sonunda, çok daha heyecanlı geçmesini beklediğimiz sezonun ikinci yarısı başlayacak.

21 Temmuz 2009 Salı

Toro Rosso'nun Politikaları

Red Bull'un hem Italyancası hem de kardeş takımı Toro Rosso, geçen sene Monza'da aslında aldığı galibiyet ile hem büyük kardeşinin bir adım önüne geçmiş hem de bütün dikkatleri üstüne çekmişti. Red Bull'un da burada yetişen meyveleri yemesi uzun sürmedi.

Yağmur altındaki meşhur Toro Rosso galibiyetini alan Sebastian Vettel, şu anda Red Bull'un kadrosunda yeni başarılara imza atıyor. Yerini de bu sezonun tek rookie'si Isviçreli Sebastian Buemi dolduruyor. Yine de takım geçen seneki başarılarını kazanmaktan uzak. Sorun tek başına pilotlar olmasa da Vettel'in yerini dolduramadıkları da aşikar. Buemi her ne kadar sezon başından beri önemli sürüşler yapmış ve dikkat çekmiş olsa da, geçen sene Vettel'in arkasında kalan Bourdais, bu sene de çaylak takımının arkasında kalarak eleştiriliyordu. Takım patronlarının da tahammül sınırını aşmış olmalı ki Almanya GP'si sonrası Le Seb takımdan kovuldu. Tabi ki kovulmak, Fransız'ın çok hoşuna gitmedi doğal olarak. Yasal yoldan işlem başlatmak için avukatlarına talimat vermiş.

5 kez ChampCar şampiyonu olarak geldiği F1'de çok daha fazla iş yapacağını umuyordum Le Seb'in. Ama iki sezonda ilk önce Der Seb (Alman Sebastian Vettel yani) sonra da Isviçreli Seb'e geçilince Franz Tozt'a da çok fazla seçenek bırakmadı. Gidişi üzse de haksız diyemeyeceğim.

Ama bu hikayenin bir enteresan noktası da onun yerine gelecek kişi. Red Bull'un çok ciddi bir genç pilot akademisi var ve buranın ekmeğini de yiyorlar. Sezon başında hem Red Bull'un hem de Toro Rosso'nun yedek pilotu, geçen sene sonu yarışlardan emekli olan David Coulthard idi. Ama emaneten. Genç akademisinden gelen 19 yaşındaki Yeni Zelandalı Brandon Hartley, süperlisansını alınca DC'den bu görevi de devraldı. O sıralarda etrafta onu öven yazılar da okumuştum, geleceğin önemli pilotlarından biri olarak gösteriliyordu. Ama bir kaç hafta önce Hartley'nin yerine bir başka Red Bull genç pilot akademisi mezunu Ispanyol Jaime Aguersuari'nin getirildiği haberlerini okuduk. En başta anlam verememiştim, madem bu kadar övdüğün ve yedek pilotun yaparak onurlandırdığın biri var, niye yerinden ediyorsun demiştim. Demek ki o zamandan Le Seb'in ipi çekilmiş ve yerine de genç Jaime'nin geçeceği planlanmış. Bu hafta içinde de bu haberler resmiyet kazandı. Hartley'den aslında bir arıza beklerdim, ben yerimde olsam epey bozulurdum. Ama görünüşe göre kendisi son derece olgun karşılamış ve sırasının geleceğini biliyormuş. Ama o saçlarla çok gönül yakar eminim ki ileride (en altta)

Peki bu kan değişimi Toro Rosso'yu istediği yere çekebilecek mi? Bu haftasonu koşulacak Macaristan GP'sine, takım, ciddi gelişme sağlayacak yeni bir paket ile gidiyor. Ama bu senenin iki çaylağını (ki Alguersuari, F1 tarihindeki en genç pilot olma rekorunu ele geçirecek bu haftasonu) birden barındıran takım, potansiyelini pistlere yansıtabilecek mi, bekleyip göreceğiz.