12 Ağustos 2009 Çarşamba

TSL Yeni Sezon Formaları Değerlendirmesi

Üç büyüklerin formaları çok tartışıldı, özellikle de Galatasaray'ın mor forması. Bildiğiniz gibi TFF, bütün takımların bütün formalarının bulunduğu bir belge yayınladı. Moda konusuna bütün yakınlığım kardeşimin moda okuması olsa da konuya el atma vakti geldi (hatta belki ufaktan geçti bile de, formaları ilk hafta aksiyon halinde gördük diye bahane türetelim).

TFF'nin sırasıyla gidersek, önce hakemler:

- Siyah, kırmızı, sarı formalar arasında en çok sarıyı beğendim galiba. Siyah çok sert ve demode artık hakem rengi olarak. Mavi de iyiydi ama kaldırılmış. Bir de yakadan aşağıya sarkan TFF logolu bölüm var. Sanki hakemler formaları ters giymişler de dilleri çıkmış gibi, veya kocaman fiyat etiketini çıkarmamışlar. Ama haftasonunda oynanan maçlarda, aksiyon içinde daha bi düzgün gibi.

Ankaragücü: Lotto'nun formalarının (diğer markaların da aslında öyle) fiks bir çizgisi var. Bir surf dalgasını andırıyor göğüsteki o çizgi. Yine takımlarımızın bu sene tuttuğu bir Celtic modası var, enine çizgili forma. Nedense Celtic hariç hiç bir takıma yakışmıyor hissiyatındayım. Ankaragücünün en beğendiğim forması beyaz, yedek forma olmuş. Acaba üstlerinde görebilecek miyiz?

Ankaraspor: Reklamsız düz bir forma. Bunu görünce acaba reklamlar bir formayı az da olsa güzelleştiriyor mu diye düşünmedim değil. Bir de Ankaraspor formalarındaki Galatasaray esintisi dikkatimi çekti. Parçalı ve geçen seneki 3 şeritli formanın renklerini değiştirip giyiyorlar gibi. Biri adidas biri Nike ama. Yine de favorim 1. deplasman seti oldu, plase de yedek forma. Aslında kulübün renklerini barındırmayan sarı bir forma, ama tabi sarı gibi normal bir renk seçilince alternatif formaya, mor kadar ses getirmiyor. Son bir not olarak enine inci çizgili kırmızı kaleci formasını store'larda satarlarsa günlük giyilir.

Antalyaspor: Sayfayı açınca karşınıza net bir Monaco rüzgarı esiyor. Orhan Ak yazılı formalar, genelde hoş. Bir tek yakadaki iki tarafa açılan hareket çok hoşuma gitmedi, onun dışında da zaten denenmiş formüllerin çok dışına çıkmamışlar. Bir de bu senenin alternatif formalarını seviyorum galiba, Antalya'nın mavi forması da güzel olmuş. Belki hakemler bu yüzden mavi formayı skaladan çıkarmışlardır.

Beşiktaş: Işte yeni forma diye bir tarafını yırtmış büyüklerden ilki. Ilk hafta giydi BJK "kartal pençesi" adını verdiği formasını. Adı ve mantığı biraz gereksiz pohpoh ve çiğ dursa da aslen ben formayı sevdim. Beşiktaşlı olsam çok net alacağım bir forma. Dış saha formaları klasik belki ama özellikle siyah ağırlıklı çubuklu yakışıklı olmuş. Ama galiba benim gönlüm yine ve yine yedek formadan yana. Siyah-gri baklavalı forma, 2 sene öncenin Marsilya formasını hatırlattı bana. Onu da çok beğenmiştim, hala bir yerde bulsam hemen alırım. Bu, onun kadar güzel değil ama çok geride de değil. Yine de birilerinin Beşiktaş'ın kaleci kazağı renklerine dur demesi lazım.

Bursaspor: Antalyaspor gibi Bursaspor'un Puma'larında da boyundaki yanlara doğru açılan hareket var. Olmamış Puma, haftanın rüküşü. Forma yeşil-beyaz olunca ister istemez Celtic benzetmelerine geri dönüyor aklım, ama Bursa favorim tonsürton yeşilleriyle ilk deplasman seti. Açık ara.

Denizlispor: Belli ki Lescon, sezona, Denizlispor'un kendisinden daha iyi hazırlanmış. Ilk hafta Fenerbahçe karşısında tel tel dökülen ve artık heralde bu sene küme düşer dediğim Horozlar, iç sahada çok enteresan bir şey giymeyecek olsalar da ikinci deplasman seti, en azından başka şehirlerdeki futbolseverlerin takdirini kazanır. Ama galiba yıldız bu sefer de yedek forma. Beyaz üstüne göğüs kısmındaki yeşili ile bu sezonun en orjinal tasarımlarından biri. Haftanın şıkı. 5 farklı kaleci rengi ile de her moda, her skora podyuma çıkar gibi çıkarır artık Denizli kalecisi Zafer'i.

Diyarbakırspor: Lescon bu sezona iyi hazırlanmış demiştik, yalnız Denizlispor'da meyvelerini deplasman ve yedek formada vermiş bu çalışma. Diyarbakırlılar ise daha şanslı bu konuda, birinci iç saha forması ile farkı yaratmışlar. Ilk deplasman seti de Denizli'nin beğendiğimiz yedek formasının kırmızılısı. Süper Lig'de değil ama forma liginde UEFA'yı zorlar Diyarbakır.

Eskişehirspor: Herşeyden önce ilk dikkat çeken Ümit Karan ismi. Hala garip geliyor, Galatasaray'da gözler onu aramıyor belki ama başka takımda olmasına da alışık değilim. Aslında zaten Eskişehirspor'un formalarında başka hiçbirşey de göze çarpmıyor. Çok klasikler; parçalı, çubuklu, enine çizgili, tek renk. Son dakikada yapılan ödev gibi. Oysa ki Eskişehir, bu ligde fena olmayan takımlardan. Biraz daha özen ile aynı rengi paylaştığı diğer takımların formalarından çok rahat sıyrılabilirdi.

Fenerbahçe: Fenerbahçe'nin formalara bakış açısı ve isteklerini uygulatması, zaten herkesin takdirini topluyor. Çizgileri çok değişmiyor ama her sene bir albenisi var, kendi taraftarı için. Klasik çubukludan çok uzaklaşmadan ufak oynamalar başarılı. Yine de ben büyük, silik amblemliyi beğendim. 3 sene öncenin Athletic Bilbao formasını hatırlattı, aynı yerde bir aslan kafası silüeti vardı siyah üstüne. Bilbao'ya kadar gidip almadığıma hala yanarım. Bir enteresan nokta: Fener'in ikinci deplasman seti ile yedek seti aynı.

Galatasaray: Tartışıla tartışıla canı çıktı sezon başlamadan bu formaların. Iç saha setlerinin formaları aynı, tek fark şortları. adidas, beyaz formada da çok bir fark yaratamamış maalesef. Bir de mor forma var. Store'a ilk uğradığım zaman alacağım formadır; bir daha bu kadar alternatif, bu kadar enteresan bir GS forması gelmeyeceği için koleksiyonerlerin nadide parçası olacak heralde. En garibi de, GS formaları arasında kişisel favorim, hiç bir yerde reklamı yapılmayan ve henüz giyilmeyen düz kırmızı olanı. Her maça onu giyseler keşke. Bir de kaleci kazaklarının hangisi daha kötü karar veremedim. Lescon harıl harıl çalışırken adidas, ya Fener formalarından GS'ye vakit ayıramamış ya da transferler onları sersemletmiş. Bu kadar potansiyel bir sezona böyle formalar ciddi yazık.

Gaziantepspor: Sezonun en başarılı formalarından biri Antep'inki. Galatasaray karşısında giydikleri çapraz çizgili formasıyla River Plate'i bolca andırıyor, tamamen pozitif anlamda. Siyah kırmızılı iki versiyon da, kırmızı beyaz versiyon da çok güzel. Bu senenin forma şampiyonu olmaya adaylar. Bir de içine saçlarını kestirip tam Tsubasa olan, sempatik yetenek Tabata gireceği için ayrı bir güzel. Ayrıca kaleci kazaklarına da gitmiş bu dizayn.

Gençlerbirliği: Ankaralı komşuları gibi (Gökçekspor'u yok sayaraktan) Lotto'yu tercih eden Gençler'in formalarında da o sörf dalgası var. Ama deplasman formalarındaki farklı renkli kol uzantıları, gerçekten kötü duruyor dağınık bir görüntü veriyor formaya. Maalesef daha yazacak birşey de yok. Forma liginde küme düşmenin önemli adayı Gençler maalesef.

IBB: Ankaraspor gibi IBB de Nike'ı tercih etmiş ve sponsorsuz formaları ile arz-ı endam etmişler. Ama bu sefer sponsorsuzluk daha bir yakışmış. Sade olmasına rağmen düzgün olmuş formalar, Ankaraspor bunu yapamamıştı mesela. Hem ilk iç saha hem de ilk deplasman formaları gayet şık. Her zaman turuncuyu sevmişimdir zaten, ince beyaz çizgili mavi forma da güzel olmuş. Kaleci formaları da yıllardır gelen klasik Nike çizgisinde. Sıkıntısız, rahat bir forma. UEFA'yı zorlar forma liginde.

Kasımpaşaspor: Kasımpaşalılar, nasıl bıraktıysak öyle gibi. Minimal değişiklikler var. Ankaragücü ve Gençler gibi Lotto'yu seçmelerine rağmen, formalarının kötü elementlerini en arkaya atmayı başarmışlar. Surf dalgası yedek formada, bebek mavisi de ikinci deplasman setinde. Böylece mahallede rezil olma riski de baya indirilmiş. Bir de Kasımpaşa'nın formalarının kol kısmındaki dik çizgiler, bana, sanki arkadan sırt çantası takılıyormuş hissi veriyor.

Kayserispor: Ben bu formalarda ne değişmiş çözemedim. Bir tek ikinci deplasman forması, diğerlerinden burun farkı ile daha orjinal ama o da yeterli değil. Bütün takımlar arasında kaleci formasını favori gösterebileceğim tek takım heralde. Belli ki Topuz transferi sırasında fırtınalı günler geçilirken forma mevzuu unutulmuş, geçen senenin formaları ile idare edelim demişler.

Manisaspor: Lescon'u övdük övdük ama Manisaspor konusunda çuvallamışlar sanki. Yedek formayı dışarıda tutuyorum, diğer formalar acayip sıradan. Amatör küme takımı edasında oynayacak Manisalılar ligde. Şimdi anlıyorum Sezer ve Ufuk neden bu kadar ısrarla GS'yi istiyorlar. Ama bu kadar sıradan formanın hemen arkasında, yedek formada bir şaheser çıkıveriyor. Kırmızı tonsürton forma, tek kelimeyle müthiş. Galatasaray yapsa olay olurdu. Hep o formayla oynasınlar da futbol, daha ilk düdük çalmadan göze hoş gelse.

Sivasspor: Oyunu değişse de forması değişmemiş Sivasspor'un. Zaten Mehmet Yıldız'ın üstünde başka forma tezahür edemiyorum nedense. Bir kez daha alternatif/yedek formayı beğendim. Lacivert forma, kırmızı amblemle gayet güzel gitmiş. Bir de Bülent Uygun kulübelere daha iyi davransa keşke...

Trabzonspor: Alfabetik sıranın sonundaki Trabzon'a geldi sıra. Bu cephede de çok büyük değişiklikler yok. Tek renk formalar son derece sade ve şık. Ama Barcelona tadındaki turuncu forma, enerjisi ile dikkat çekiyor. IBB'nin turuncu formalarına benzemesi de cabası. Ikisi de güzel ama, o yüzden sorun yok ortada. Ama kolları koyu vücut tarafı açık yeşil olan kaleci forması nanay. Onu da giymeyiversin Sylva canım, nolacak.

Genel bir değerlendirme yaparsak, bu sene genelde yedek formalar öne çıkmış ve çoğu defa asıl formaları geçmiş benim gözümde. Lescon'u genelde başarılı, Nike'ı da genelde başarısız buldum. adidas da GS'nin mor forması hariç standartlarını korumuş. Inşallah maksimum sayıda yedek formalarda çıkar takımlar sahaya, yoksa bir kaç hafta sonra dayanamayıp radyodan dinlemeye başlayacağım maçları.

Hiç yorum yok: