karacan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
karacan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Nisan 2009 Pazartesi

Efsane Yagmur Yarislari

Bu pazarki Malezya GP'sinden sonra aslinda bu listeyi yapmak farz oldu. Okay Karacan, uzun zamandir bu kadar heyecanli yaris izlemedigini de defalarca tekrarladi ama bu muhtemelen seyirciye yarisi satma gudusunden kaynaklaniyor. Heyecanli yarislari son iki sene cercevesinde bir de yagmur secenegi ile kisitladik mi ortaya cikan liste:

2008 Italya Monza:
Italya'da tifosiler uzun zamandan beri bu kadar islanmamisti. Sampiyonanin onde giden ikilisinden Massa 6. Hamilton 7. olmustu, galip ise belki de gelecegin Dunya Sampiyonu. Sebastian Vettel, Italyan'larin kucuk takimi Toro Rosso ile yarisi kazanirken bize unuttugumuz Alman-Italyan milli marslari ikilisini dinletmisti. Podyuma ona eslik edenler Heikki ve Kubica. 

2008 Britanya Silverstone:
Ilk sezonunda kazanamadigi evdeki yarisini, Hamilton, ikinci sezonunda kazaniyordu ama yarisin hikayesi bununla bitmiyor tabi ki. Gokten inen sel ile beraber her taraf ucusan araba kayniyordu. Hamilton'in en buyuk rakibi Massa ise yaris boyunca attigi 5 spin ile gunun dalga konusu. 

2007 Avrupa GP: 
Start aninda bastiran deli yagmur, ilk tur sonunda herkesin pite girmesine sebep oldu; iki kisi haric. Birincisi pit cikisina kadar gelip aracin kontrolunu kaybeden ve piste geri kayan Kimi Raikkonen, oburu de kariyerinin ilk yarisina zaten yagmur lastikleriyle ciktigindan dolayi ihtiyac duymayan Spyker'dan Winkelhock. Sonrasinda sirayla ilk virajdan disari kayan araclar, arac temizleyen bir vince carpan Hamilton ve sonunda Massa'yi iterek yarisi kazanan Alonso. Daha ne olsun?

2007 Japonya GP Fuji Speedway:
Yagan yagmurdan dolayi Guvenlik Araci arkasinda baslayan yarista, Alonso spin atip yarisdisi kalmisti. Raikkonen, kor bir atakla disaridan Coulthard'i gecip 3.luge yukselmis ve iki yaris sonra gelecek sampiyonlugu icin pozisyon almisti. Guvenlik araci arkasinda 3. giden Vettel, 2. giden Webber'e carpmis ve bugunun takim arkadaslarinin arasina hisim girmisti. Hamilton'in caylak yilinda kazandigi son yaristi ayni zamanda. 

F1 ve TRT1

Bu sezon basinda hic beklenmedik sekilde F1'in Turkiye'deki yayin haklarini TRT1 almisti. Hem de oldukca sessiz sedasiz; o kadar ki bunun reklamlarini sezon basladiktan sonra gormeye basladik. Bir de yarislarda Okay Karacan-Serhan Acar ikilisinin bulunacagini ogrenince sevincimiz katlanmisti. Ama bu sevincler 29 Mart sabahi kursagimizda kaldi. 

Ilk once Okay Karacan ile Serhan Acar'in yarisi beraber sunmayacagi ortaya cikti. Yani Karacan studyodan seyirciyi isitacak, sonra da yarislari daha once oldugu gibi Serhan Acar tek basina sunacakti. Elindeki boylesine potansiyeli mumbar etmisti TRT yani. Zevkli gecen yarislar zaten kendi kendini izletiyor ama her yaris zevkli gecmiyor ve bu durumlarda tek sunucu cok zor bir duruma dusuyor. O kadar ki utanmadan sikilmadan, zamaninda Serhan Acar'a yazi bile yazmistim "su yarislari biri ile sun lutfen, hatta istersen ben bile yaparim" diye. Teklifim baki, isteyen olursa seve seve yaparim. Ama tekrarliyorum, ben olmasam bile Serhan Acar'in yanina birisi lazim.

Bir yandan da TRT, bu isi aslinda cok da bilmedigini belli etti. Yaris oncesi Malezya sokaklarinda yapilan roportajlarin altyazilarinda bir tek tane pilotun ismini dogru yazamadi. Yayin haklarini satin almak icin tonlarca para odemis bir kuruma hakkaten yakismadi bu. 

Bunun yaninda farketmisinizdir, TRT ekibi gercekten Malezya'ya gitmis ve orada sokak roportajlari da yapmisti. Bu aslinda ellerindeki isi ciddi yapmak istediklerinin bir gostergesi, son derece takdire sayan. Yalniz, bu ekipleri her yarisa yollamak ciddi bir masraf. Ellerinden gelen buysa da son derece yazik. Bari daha dolu dolu, daha seyircinin ilgisini cekecek klipler ve roportajlar yapsin ki Serhan Acar disinda giden ekip, tatile cikmis gibi gozukmesin. 

Ve geldik gecen hafta yasanan bomba olaya. Daha oncekilerden cok daha heyecanli gecen bir sezon oncesinden sonra beklentiler tavan yapmisti 29 Mart sabahi. Cok enteresan bir yaris olacak ve butun F1'in tarihsel gidisati degismeye adaydi. Yaris basladi ve yayin kesildi; cunku TRT sifrelenmisti!!! Yarisin son 10 turunda goruntu geri geldi, TRT de aciklama yapti: Bizim aldigimiz yayin sifrelendi. Peki sen boyle onemli bir gorevi ustune almisin ve yayin yapiyorsun, bunu nasil ongoremezsin? Bunun olacagini nasil bilemezsin? Peki biz bunun tekrarlanmayacagindan nasil emin olalim? Bu acik ve secik bir sekilde TRT'nin kendi yayininin kontrolunde olmadigini gosteriyor bana.

Umarim ki endiselerim yersizdir ve biz sezon boyunca keyifli yarislar izleriz. Ayrica Serhan Acar'in yanina Okay Karacan kalibresinde hayirli bir kismet bulurlar ve yarislari bizim icin de senlendirirler. Bir sonraki yaris 2 hafta sonra Cin...

29 Mart 2009 Pazar

Uzakta Bir Yarış Var Orada

Aylardır bu heyecanı bekledik, sabahın köründe TV başına kurulduk ve 2-3 tur sonra TRT 1 şifreye geçti!! Hem bu konu üzerine, hem de Serhan Acar feat. Okay Karacan konusuna bambaşka bi postta değinicem, özel ilgiyi hakkediyor. Yine de oy vermeden önce kısaca bir yarış raporu geçelim...

Yukarıda bahsettiğim sebeplerden yarışın çoğunu izleyemesek de Jenson Button ve Rubens Barrichello'nun yepyeni takıma bir duble getirmesi inanılmaz. Tabi bunun kesinleşmesi için diffuser'larının FIA Temyiz Mahkemesinden onaylanması lazım ama yine de inanılmaz. Vettel ile Kubica'nın bitime 3 tur kala 2.lik için savaşırken yarış dışı kalması da pek sık gördüğümüz şeyler değil, ve kesinlikle Rubens'e çok da yardım etti. An itibari ile Brawn GP, geçen sene Honda'nın topladığı bütün puanları ilk yarışta geçiverdi. Honda'dakiler kafalarını ne kadar taşlara vursa iyidir, tam kazanma sırası onlara gelince spordan çekildiler. Ross Brawn'ı ise ne kadar tebrik etsek azdır.

Hamilton ve Alonso'nun dipten yükselmeleri kadar Ferrari'lerin ikisinin de yarış dışı kalması dikkat çekti. Geçen seneki iki motor arızası mı daha utanç verici, motor arızası olmadan iki arabanın birden yarışı tamamlayaması mı bilmiyorum ama Ferrari (görebildiğim kadarınca) bir orta sınıf takım görüntüsü çizdi. 

Adrian Newey, belli ki Red Bull'da iyi işler çıkarıyor ve işe yarar bir araba yaratmış. Mark Webber, ilk virajda çarpılmasaydı muhtemelen iyi bir yerlerde bitirirdi. Seb Vettel de neredeyse 2. veya 3. bitiriyordu, Kubica'ya çarpmasa (anlaşıldığı üzere bence orada hata Kubica'ya yer bırakmayan ve açıkça ondan yavaş olan Vettel'de). Kubica ise böylece üstüste ikinci sene de Avustralya'dan başkalarının haksız yere ona çarpması yüzünden puansız ayrılıyor. 

Birazdan oy vermeye gidicem, sonra da internetim olmadığından yazamam ama haftaiçinde bu yarış ile ilgili bol bol analizlerle (TRT ile ilgili de yazıcam, sözüm söz gurban) gelicem. Hepinize iyi demokrasiler şimdilik...

27 Mart 2009 Cuma

F1'de Bu Haftasonu


Nedense bu aralar blog yazacak konu var ama tam yazmaya baslayacagim, useniyorum, hayirdir insallah. Neyse, futblogcu arkadaslar hep haftasonlari oynanayacak maclarin programini yapip koyuyorlar. Eh ayni seyi tekrarlamak yerine biz de Formula 1'in TV programini koyalim. 

Yayinlar, bu sezon dahil olmak uzere 3 sezon boyunca TRT'den yayinlanacak. Buradan Gol Atan Kaleye ekibinden Mustafa Taha'ya tesekkurlerimi iletirim, ben kek kek CNN Turk'u acacaktim neredeyse. Serhan Acar ve Okay Karacan duetine ise yazinin ilerleyen kisimlarinda deginicem.

Programa gelelim:

  • Cuma gunu antreman turlari zaten oldu bitti, gun icinde onlar hakkinda da yazicam. 
  • Cumartesi antreman turlari TSI 05.00'da ve TRT yayinlamiyor. Siralama turlari sabah 8'de, canli yayini 15 dakika oncesinden basliyor.
  • Pazar gunu yaris 9'da, TRT'nin mesaisi 8.30'dan itibaren. Anladigim kadarinca herhangi bir tekrari olmayacak gun icinde, o yuzden Ispanya-Turkiye macini bir NBA macina, onu da Avustralya GP'sine baglarsaniz iyi edersiniz. 

Gelelim isin yayin kismina. Serhan Acar feat. Okay Karacan, cok iyi bir secim gercekten. Serhan Acar zaten bu isin icinden geliyor, CNN Turk'te yarislari gayet guzel sunuyordu. Yine de yurtdisindaki yayinlara bakinca birden fazla sunucu ile beraber, heyecanli gecmeyen yarislarda da seyircinin ilgisi ust seviyede tutulabiliyordu. Serhan Acar ise cok dogal olarak bayik yarislarda bu konuda sikinti cekiyordu, tek basina kalmasindan dolayi. Mesela Amerika'da F1'i yayinlayan Speed TV'de 4 kisi var. Bazen tamamen geyige donebiliyor muhabbetler oyle olunca, o ayri. Neyse Serhan Acar'in yanina Okay Karacan gibi bu isten iyi anlayan ve sunucu olarak da cok begendigim, isini hakkiyla yapan birinin gelmesi bu seneden itibaren bu isten cok daha fazla zevk alacagimizi gosteriyor. TRT'ye seciminden dolayi bravo!