sauber etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sauber etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Aralık 2009 Cuma

Sauber Strikes Back

Bugün haberler çok, bir yerlerden başlamak lazım.

FIA, yaptığı açıklama ile Sauber'in başvurusunu kabul ettiğini belirtti. Böylece geçen gün yayınlanan listedeki takım sayısı, 12'den 13'e çıkmış oluyor. Peter Sauber de, F1'deki varlığını devam ettirmiş oluyor.

BMW'nin, F1'i bırakacağını açıklamasından sonra olanlara hızlıca bakalım durumu anlamak için. Geçen sezon sırasında takımların, seneye gridde olmak için imzalamaları gerektiği Concorde Anlaşması yaklaşırken, BMW ani bir kararla yarışlardan çekildiğini açıkladı. KERS'e ciddi yatırım yaparak diğer takımlar gibi onlar da yanlış ata oynamışlardı. Uzun süre puan dahi alamamışlar ve bir önceki sezonun yarış kazanan takımı, 2009 sezonunda anormal bi hayal kırıklığı yaşamıştı. Bununla beraber, zaten çok ciddi operasyonel giderleri olan takımı lavetmeye karar vermişti Münih. Concorde'u imzalamayarak, gidişlerinin ciddi olduğunu da gösterdiler.

Sonra Qadbak adlı bir yatırımcının takımı satın aldığı açıklandı. Takım neredeyse kurtulmuştu ama hala elinde yarışmak için bir lisans yoktu. Bernie, Sauber'in "14. takım" olduğunu açıkladı. Yani ya bütün takımların ortak kararıyla 14. takım olarak gride çıkacaklar ya da bir takımın elindeki hakkı kullanamaması durumunda yedek takım olacaklardı. Toyota, yarışlardan çekilerek, Isviçreli takımın imdadına yetişti.

Bu arada Qadbak, yatırımlarını geri çekti. Hem BMW'den hem de Qadbak'dan yararlanamayan Peter Sauber, geçen hafta ciddi bir risk alarak, BMW'nin takımdaki bütün hisselerine satın aldı. Ve beklenen karar bugün açıklandı: Sauber 2010'da gridde.

Aslında takım, hiç bir zaman aktivitelerini de durdurmadı bu belirsiz periyodda. Ferrari ile motorlar için anlaştılar, hatta bu hafta genç pilot denemeleri yaptılar Jerez'de. Ama seneye Sauber ne yapabilir? Şu an bu soruyu cevaplamak için fazlasıyla erken aslında. Pilot ve sponsor yok ortada ama Peter, bu işlerin üstesinden rahat gelir. Ama elinde, geçen seneden enkaz kalmış durumda araç olarak. Yeniden birşeyler yaratmalı. Renault ile anlaşan Kubica ve muhtemelen yakında Mercedes GP'de olacak Heidfeld'in yerini de iyi doldurması lazım. Avantajı, seneye fazlasıyla yeni takımın gridde olacak olması ve onların da şu anda fazla güçlü durumda olmamaları. Yani kötülerin iyisi olurlar. Ama 2 sene önceki gibi başa oynamaları çok zor.

4 Kasım 2009 Çarşamba

Toyota da F1'den Çekiliyor


Daha dün Bridgestone'un ardından yazmıştım, sabah yayınlamak için:

"...Acaba Toyota, seneye F1'de olacak mı?

Muhtemelen bu sorunun cevabını, 15 Kasım'daki Toyota Genel Kurul toplantısından sonra öğreneceğiz, çünkü o sırada takımın 2010 bütçesi kararlaştırılacak. Geçen sene Honda'nın gidişini, Bernie bile 2 gün öncesine kadar bilmiyordu. Bir anda toplandı ve gitti Honda. Toyota içinse uzun süredir "F1'den ha ayrıldı ha ayrılacak" dedikoduları yapılıyor. Belki onların eşref saati de gelmiş olabilir. Honda'nınkinden daha sürprizsiz bir ayrılık olur..."

Bu sabah Mustafa Taha'nın mesajı haberlerden önce geldi. Toyota, tam da bu satırları yazarken olağanüstü yönetim kurulu toplantısı yapıyormuş ve Formula 1'den ayrılacağı kararını alıyormuş. Hem de daha bir kaç ay önce imzaladıkları, 2012 sonuna kadar bağlayıcı olan Concorde Anlaşmasına rağmen...

Bunun anlamlarına bakalım biraz da. Dünkü yazıda Japonya'nın Formula 1'deki kalan kalelerinden bahsetmiştim. Sallantıdaki Toyota artık yok. Gridde olma umudu olan tek Japon pilot Kobayashi de Toyota ile yarışacaktı, o da eğer başka bir yarış koltuğu bulamazsa babasının sushi restoranına geri dönecek.

Bunun yanında, Toyota'nın yarışlardan çekilmesi, BMW'den ayrıldıktan sonra el değiştiren Sauber'in işine geldi. 14. takım olmak için bütün takımların onayını bekliyorlardı ve başta Williams olmak üzere 14 takımlı gride hoş bakmayanlar vardı. Toyota'nın çekilmesi, onların da yarışlara dönebileceği anlamına gelecek. Sonuçta onlar da geleceklerini yakında öğrenmek istiyolardı ve kucaklarına böyle bir şans düşüverdi.

Bir de işin Renault boyutu var. Bütün sene, Toyota ile beraber onların da yarışlardan çekileceği konuşuluyordu. Toyota çekildi, Renault çok ciddi bir skandala karıştı ama yoluna devam ediyor gibi gözüküyor. Ama Alonso gitti, Briatore ve Symonds gitti. Ellerinde Kubica var ama ikinci pilot muhtemelen Grosjean olmayacak. Eğer Renault da yarışlardan çekilirse gridde 13 takım bile görmeyebiliriz.

15 Eylül 2009 Salı

F1'deki Yeni Takımlar

Orta vadede Formula 1'de hızlı bir takım giriş-çıkışı var. Jordan ve Minardi, Force India ve Toro Rosso olarak yollarına devam ediyorlar ve an itibariyle stabilite bulmuş gibiler. Ama bu sene açıklana kurallarla grid, seneye 13 takıma çıkıyor.

Ilk açıklandığında bu karar, 3 yeni takım demekti ve bu konuda da bol bol yazmıştık. BMW, yarışlardan çekildiğini açıklayınca 4. bir yeni takımın da pistlerde olacağı belliydi. Bugün itibariyle bu takım açıklanmış bulunuyor. Lotus.


Bu adı duyup heyecanlanan fanlar, dizginlerinizi tekrar ele alın çünkü bu Lotus, bildiğimiz Lotus değil. Aynı adı kullansa da Malezya hükümeti ile Malezyalı işadamlarının kurduğu bir şirket aslında seneye yarışacak olan. Belki gerçek Lotus'un fabrikalarının 50 km kadar yakınındalar ama aslen Toyota için hazırlanan ama sonra Bentley Le Mans ekibi tarafından kullanan fabrikada konuşlanacaklar. Ilk seneki hedefleri de yeni girişlerin en iyisi olmak.


Bu arada eskiden BMW olarak anılan, şu anda Peter Sauber'in başkanlığında yoluna devam etmeye çalışan takımdan da iki önemli haber var bugün. Ilki, Sauber'in tek başına, Lotus'un elde ettiği son grid yeri için çok ciddi bir dosya sunduğu ve FIA'nın ciddi etkilendiği. Hatta o kadar etkilenmişler ki daha önce gridde 13 takım görmek isteyen FIA, diğer takımlara danışıp bu sayıyı 14'e çıkarmaya çalışacak. Böylece yine Peter Sauber'i pit duvarında görebiliriz. Bu yolda bir güzel haber daha geldi, o da takıma bir alıcı bulunduğu. Peter Sauber'in takımı kurtarmak için aradığı alıcı, kendisi gibi Isviçreli olan Qadbak Vakfı. Edindiğim az bilgiden, önemli Avrupalı ve Orta Doğulu yatırımcıların yatırımlarını yönettiğini anladım.


Giderayak kafa karıştıralım. 13. takım olarak Lotus eklendikten sonra, Sauber'in eklemesiyle gridi yine 14 takım görme şansımız var. Ama Renault? Yeni bilgilerle çok enteresan olan bir dava olacak haftaya.Uzun bir yazısı geliyor.

5 Ağustos 2009 Çarşamba

Oğlun Için Ne Yaparsın?

Baba değilim henüz, ama aramızda bir sürü baba vardır eminim. Peki soru; (durum itibariyle) oğlunuz dertte olduğunda, onu kurtarmak için ne kadar ileri gidersiniz? Aranızda adı Nelson, soyadı Piquet olan biri yoksa cevaplarınız muhtemelen sönük kalacak maalesef.

Nelson Piquet. 1981, 1983, 1987 Formula 1 Dünya Şampiyonu. Aynı zamanda da daha dün Renault takımından kovulan Nelsinho Piquet'nin babası. Oğul darda, F1'de geleceği yok gözüküyor. Kimse zaten böyle bir adamı takımında istemez.

Ama baba yüreği bu, dayanmıyor. Napmalı n'etmeli derken, bakıyor BMW takımı satışa çıkarmış. Planlar açık. Piquet, takımın %20 sahibi Peter Sauber ile beraber bu işe soyunacakmış Brezilya basınına göre. Ferrari ile motor anlaşması için görüşmeler bile başlamış. Ve pilot da tahmin edin kim olacak??

Akşam babamdan bir Formula 1 takımı istemeyi düşünüyorum.