solberg etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
solberg etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Nisan 2009 Cuma

Petter Solberg ve Izdırabı

Honda, Formula 1'den çekilirken çok ses çıkardı, herkes oraya kilitlendi. Ama aslında çok daha üzücü bir gelişme yaşandı motorsporları dünyasında geçen yaz; o da Subaru'nun WRC'den çekilmesi. Rallilerin efsane takımı (Honda gibi çok da özel olmayan değil yani) artık yoktu, eminim Colin McRae'in kemikleri sızlamıştır.

Bazı ralli pilotları vardır, senelerce aynı takımda yarışır ve o takımla özdeşleşirler. Mesela Gronhölm, yıllarca Peugeot'da yarışmıştı ve artık Fransız marka ile anılmaya başlamıştı. Sonra her ne kadar Ford'a geçmiş ve orada emekli olmuş olsa da hala Peugeot yılları ile anılıyor. McRae 95 Şampiyonluk yaşadığı Subaru ile, Tomi Makinnen de 4 sene üstüste şampiyonluklara ipotek koyduğu Mitsubishi ile anılır, doğal olarak. Şu anda da Sebastian Loeb Citroen'ın bayrak adamı oldu. Yalnız bir adam var ki halini gördükçe içim sızlıyor. Subaru ile şampiyon olup, takımın en kötü zamanlarında bile ayrılmayı düşünmeyen Petter Solberg'den bahsediyorum. 

Bugünkü Arjantin Rallisi'ne başlangıcını 4 yıldır yaşadığı en güzel sabah olarak yorumlayan eski şampiyon (sempatik kişilik) Solberg, yıllardır kullandığı Subaru yarışlardan çekilince 2005 model bir Citroen ile yoluna devam ediyor. Rakipleri son model Citroen C4 veya Ford Focus 2009 kullanırken 4 yıllık Xsara ile yoluna devam etmesi beni hakkaten üzüyor. 

Etraflıca bir analiz fln değil bu aslında, sadece üzüldüğümü söyleyecektim, bir de Subaru parkurlara dönsün istiyorum, bi de foklar öldürülmesin istiyorum, ve dünya barışı....

29 Ocak 2009 Perşembe

Topraktan Kahramanlar

Avustralya Açık, yine son dönemin klasik finaline doğru ilerliyor: Federer - Nadal. Federer finale çıktı bile, Nadal da set bile kaptırmadan yarı finalde. Nadal, vatandaşı Verdasco'yu da geçerse, ki heralde geçer, 1 Numara ile 2 Numara'yı bir kere de Grand Slam finalinde izleyeceğiz.

Her ne kadar bir sürü insan tarafından fiziksel olarak Federer'e benzetilsem de yine Ispanya-Ispanyol sempatim ağır basar ve Nadal'ı tutarım. Bir nevi teknik (Federer) vs fizik (Rafa). Yine Ispanyol tarafım ağır basıyor ve Nadal'ı tutuyorum şimdiden finalde. 

Bambaşka bir noktaya götüreceğim şimdi sizleri. Nadal her zaman toprak kortun kralı olarak bilinir. Istatistiklerle de kanıtlanan bu hükümdarlık, Nadal'ın geçen sene -artık sonunda- Wimbledon'ı alıp toprak hariç Grand Slam kazanmasıyla taçlandırıldı. 160 hafta Federer'in arkasında iki numarada bekledikten sonra ATP klasmanının tepesine ulaştı. Bu performansının devamını hayranları olarak bekliyoruz. Ve burada da gelmek istediğim noktaya ulaşıyoruz. 

Dünya Ralli Şampiyonası yıllar önce 2-3 atbaşı ile inanılmaz heyecanlara sahne olurdu. Petter Solberg, Marcus Gronholm toprak zeminde başa güreşirler, daha sonra sezonun asfalt bölümünde Sebastian Loeb onları geride bırakırdı ve böylece müthiş sezon finalleri olurdu. Bunların sonuncusunu yamulmuyosam 2003'te yaşadık. Sezonun son yarışına 4 şampiyon adayıyla girildi (Süper Lig de böyle olmasın sakın bu sezon), Richard Burns yarış başlamadan bayıldı ve çekildi (ve sonra beyin kanseri teşhisi koyuldu ve hayatını kaybetti; buradan kendisini anıyoruz), Carlos Sainz yarışta geride kaldı; son etaplarda üstünlüğü ele geçiren Solberg, Loeb'in önünde şampiyon oldu. Sonra mı? O günden beri Loeb şampiyon oluyor. Çünkü asfalt yarışların hepsini kazanan ama toprakta çuvallayan Fransız, toprakta da yarış kazanmaya başladı. 

Sizce Nadal da o yolda gider mi acaba? Zaman gösterecek, bu finalde başlayarak...